26.10.09

Bilim Teknik ve Ötesi Köşesi


Uzunluğu nedeniyle (övünmek gibi olmasın) kısaltıp parça parça yayınladığımız makalelerimizden biri daha geliyor. Bu vesileyle yazarlarımızı aldığım şikayetler doğrusunda da uyarayım. Çok uzun diyorlar. Dikkatimiz dağılıyor diyorlar.

***


İçişleri, bilim, teknisk ve hamâsetten sorumlu yazarınız memedabiniz olarak sizleri Feysbükü’ndeki malikanmeden saygıyla selamlıyorum. Bir müddettir geniş çaplı araştırmalar gerektiren bir konuyla alakadardım. Kütüphanelerde sabahladığım iki haftanın sonunda yazıyı Pazartesi baskısına yetiştirmeyi başardım ve tatile kaçtım. Bu haftaki köşemizin konusu ”genetiğiyle oynanmış tek hücreliler”.

Haşarat konusunda ihtisas yapmamış okurumun da anlayabilmesi açısından önce bir takım tanımlamalarda bulunmayı uygun buldum. Bu tanımlamaları bir gerzeğin bile anlayabileceği şekilde kategoriler, alt sınıflar, bunlardan türeyen şemalar ve kartezyen grafikler ile illüstre edip kendime has nükteli üslubumla huzurunuza sunacağım.

Not: Yazının geri kalanını takip edebilmek açısından okurun hal-i hazırda bulundurması gereken bir takım alet edevattan söz edilmektedir. Bunlar kısaca:

1- pergel
2- 3 boyutlu gözlük

Olarak ikiye ayrılır.
Hazırsak başlayalım.

Tek hücreli canlı: Hepimizin ta ilkokul sıralarında öğrendiği gibi mavi gezegen Dünya üzerinde yaşam milattan önce 2000 sularında insan oğlunun birayı bulmasıyla başlamıştır. Bu doğrultuda elimizdeki verilere bakacak olursak dünyadaki ilk tek hücreli canlı da bira mayasıdır. Bira mayası ilk canlı olduğu için o abuk subuk latince isimlerden almamış ve kendisinden sonra gelen bütün mahlukata bu aşağılayıcı isimlerden takmıştır. Adı İhsan’dır. Bıçkın bir karaktere sahiptir.



Resim: İhsan

Genetik: Çok popüler bir bilim dalıdır. 2 sene önce gey-travesti tartışmaları için toplanan Birleşmiş Milletler Genel Kongresi’nin bir oturumu adı sanı duyulmamış bir bilim adamının “bırakın evlensinler, kendi kendilerine sözde soy kırım yapmış olurlar” demesiyle çalkım çalkım çalkalanmıştı. Kendisine yönelen açıklama bekleyen boş bakışlara “bunların çoğalmasına genetik açıdan ket vurulmuş durumdadır, rahat olunuz” demesiyle genetik lafı ilk defa kullanılmış ve terminolojiye girmiştir. Bu parlak bilim adamı daha sonraki yıllarda karşımıza Agop Terliksiyan ismiyle çıkacak ve kendi yarattığı bilim dalında altın madalya alacaktır.




Resim: buyrun bizim genetik

Haşarat: Nesli bozkurt Asena’ya dayanan Oğuz boyu ceddimizin uzak olduğu bir kavramdır. Ne de olsa ilk haşarat kıtamıza bir muz kabuğunun içinde Ürkmenistan’dan uçarak gelmiştir. Kışt mışt denilse de laftan anlamamış ve oraya buraya kıh diyerek kendine bir habitat oluşturmuştur. Yılışıktır. Zamanında çok hücreli olduğu iddia edilmiştir ancak günümüz üstün teknolojisi bu yersiz iddianın üstünü başarıyla çizmiştir.



Resim: haşaratların en berbatı

Bira: Has be has Türk icadıdır ve icat edildiği yer o zamanlar (Büyük Marmara Depremi’nden önce) Pasifik Okyanusu’nu doğu-batı yönünde ikiye ayıran Efes Federal Eyaletidir’dir. Günümüzdeki saçma inanışın aksine bira icat edildiği dönemde sıcak içilirmiş. Elimizdeki kaynaklar MÖ 2000 senesinde Efes kentinin tropik kuşakta yer aldığını ve ortamda bulunan en soğuk şeyin soğuk kanlı bir hayvan olan iç ege bira mayası olduğunu gösterir nitelikte. İç ege bira mayası dediğimiz bu mukaddes hayvan aynı zamanda ilk tek hücreli canlı olan İhsan Abi’nin hala oğludur.




Resim: efes

Konsantrasyon dağılıyor. Devamı yarın...

1 yorum:

Modern Tesis dedi ki...

Surekli evrim teorisi aklima geldi, sanirim memedabi elde ettigin bulgular bu teoriyi destekler nitelikte